Mutluluk...

İlk akla gelen alış-veriş.

İntihar etmek.

Birini öldürmek.- Binini öldürmek.  Eğer bunun seni mutluluğa ulaştıracağına inanıyorsan bu ikisi arasında bir fark yoktur. 1=1000=100000000....

Tekrar insan olmaya ne dersiniz aynı doğduğunuz andaki gibi...

Bizler birbirimizi dünyanın en önemlisi
Kendimizi ise dünyanın en sıradanı olarak görmeliyiz

Sevgi, saygı, bilgi, dürüstlük! Senden yolduğu paralarla kurduğu lüks mekanlarda beyefendi, hanımefendi hitaplarıyla ulaştığını sandığın bilgelik seninkinden öteye gidemez! Gerçi sen bilgelik peşinde değilsin di mi hayatım. Aç gözlülüğünle beslediğin, farkındalıksızlıklarınla semirttiğin bedenini nasıl zayıflatırsın, bağımlısı olduğun uyuşturuculardan nasıl kurtulursun, diğer kötü insanların sende yarattığı stresten kurtulup fazlaca ciddiye aldığın bu dünyada daha lüks, sağlıklı ve uzun kalabilesin.Bu böyle olmaz ama şekerim ya! Gerçek Mutluluk böyle olmaz. Cahilliğinin kabulü ile gel bana bak anlatiim sana;) muaaah! Cahilliğini ne kadar çok kabullenirsen o kadar çok bilinçleneceksin. Samimi sevgi, saygı, bilgi ve dürüstlük gösterilen değil kalpte yaşayandır.

Aşırı kilo(yağ) ve aşırı vücut(kas) doğaya ve diğer insanlara ihanettir! Bu durumda ihtiyacınızdan fazla atomu taşımaya başlamışsınız demektir yanınızda. Tabii diğer insanlar umrunuzda değil; onlar sizi umursuyorlar mı ki?! Di mi ya! İşte beybiler siz böyle bir türsünüz: Kendinizin ve diğerlerinin mutsuzluğunun, güvensizliğinin mimarları. Farkındalıksız; doğduğu günkünden daha cahil bilinçlerle ölen beyinler!!! Aferin :))))

Robotlaşmış insanlar için insanlık eğitimleri...pek yakında bu blogda...

Farkındalığını arttırmak zorundasın! Bu senin yegane görevin!

Efendilerinden bazılarını uyardım fakat hakikatin farkına varmalarını sağlamak mümkün olmadı.

Felsefe belli bir zümreye ait değildir; her insan bir filozof olmak zorundadır. Aksi halde yiyip içip üremekten başka bir iş yapmıyor demektir; aynı bir tek hücreli gibi...

Durum ne olursa olsun ilk yapmanız gereken beyninizi her şeyin yolunda olduğuna inandırmaktır.

İnandığın şey gerçek olur. Varlığında yokluğunda kanunu budur.

İstemek insana özgü bir lanettir.

Zulmün affı yoktur.

Bir amaç dışındaki tüm amaçlar gerçek dışıdır. Diğer tüm amaçlar bu amaca ulaşmak içindir! Bu mutlak amaç Mutluluktur.

"Ben" i samimiyetle "biz" yap ve duygularını incele: aralarında bir yerde nihai mutluluğu göreceksin.

"Ben" i inanarak "biz" yapman için bu eğitimi takip edebilirsin.

Sizin ve efendilerinizin mutluluğu GÜÇ-SAVAŞ-ZULÜM-NEFRET-BENCİLLİK-HAKSIZLIK-YALAN ve BAŞARI üzerine kurulu.

Oysa mutluluk SEVGİ-MERHAMET-ADALET-PAYLAŞIM ve HAKİKAT üzre olmalı.

Soy, asillik, kanbağı, aile ilizyonlarından kurtulmadan insan olmazsınız!

Gurur, şeref, övünç gibi yapay kavramlardan kurtulmadan insan olmazsınız!

Cahil olduğunu kabul etmeyen cahil, cahil ama kurnaz bilgeleri takip eder.

Spritüel enerjinin çalışması için belli bir bilince yükselmek gerekli. Her önüne gelen parayı bastırıp el mel alamıyor ne yazık ki. Gerekli bilince ulaşılıp ulaşılmadığını ancak enerjinin kendisi tespit ediyor.

Bunun güç, başarı yahut yetenekle alakası yok. Bu Anti CİdDi Hareketle ilgili; sadece ve tam olarak! Öü yada Diri:)

İnisiye olmak, el vermek, usta musta yok. Cahilliği kabullenmek ve eğitimi kabul etmek var. Hür irade ve iyi niyetle.

Niyetini ve iradeni yine enerji biliyor. Olmuyorsa ya iraden hür değil yada niyetin bozuktur. :)

Bu enerjinin bir adı yada numarası yok.

Bu enerjinin meleği, cini, şeytanı, dini, peygamberi, elçisi, başkanı, gurusu, ritüeli, kanunu, zorlaması yok.

 Bir gezegen, yıldız, galaksi yahut nebula hiçbiri bir insandan daha değerli olamaz: çünkü duyguları yoktur.

 Kahinatın hiçbir yerinde adaletin varlığına dair kanıt yoktur. Tek başına Bu tespit bile ruh kavramının da insan uydurması olduğunun en büyük kanıtıdır.

Kainattaki hiçbir şer sıradan değildir. Robotlaştırılmış insan bilinci hariç tabii. Sizler sıradan, akılsız, bilinçsiz ve kötü mahlukatlarsınız. (İnsan kendin bilmeli aksi halde bu nice yaşamaktır di mi ya?!..

Doğan her bebekle Birlik biraz daha parçalara bölünüyor. Bencillik ve kötülük artıyor. Bilinç kalitesi düşüyor. Sen yalnız kendi rahminden çıkana tohumundan olana evlat deyip taptığın sürece asla mutlu olamayacaksın.

Gerçek hayat rutinin dışına çıktığında başlar!!!

Arkam önüm sağım solum primat :))

Sizlerin bu tabularınızdan bıktım!!!: Din, millet, ırk, aile, meslek, ego, seks, benim özelim, vatan, para, sahiplenmek, aşk, ata, saygı, namus, asalet, gurur, cinsiyet, devlet, bürokrasi, politika, demokrasi, cumhuriyet , ciddiyet, güç, yalan, hırs, başarı, yarışma, savaş, yalakalık ve daha hatırlayamadığım bir sürü saçmalık!!! Bunlar efendilerinizin sizi kontrol altında tutmak için uydurdukları cani kavramlar!!! Bunlara tapıyor ve bunlar için birbirinizi maddi manevi katlediyorsunuz!!! Zulüm uyguluyorsunuz kendinize ve etrafınızdakilere!!! Bu taptığınız şeylere sahip olmak için (buda ayrı bir çelişki! Taptığınız şeylere sahip olmak ve sahip olduklarınıza tapmak!) her türlü kötülüğü yapıyor ve bununla gurur duyuyorsunuz!!!

Benimde tabularım var!!! Gerçek Sevgi, Paylaşmak, Merhamet, Sahiplenmemek, Bilinçlenmek, Farkındalık, Komedi, Ciddiyetsizlik, Sanat, Yolculuk, Birliğe Yönelmek, Anı Yaşamak, Doğru İletişim, Doğru Eğitim, Kendini Geliştirmek, Hakikata Özlem Duymak, Samimiyet, Dürüstlük, Şefkat, Empati, Şiddetsizlik, Vicdan, Adalet, Barış, Doğallık, ......... işte benim vazgeçemeyeceğim beynimi yıkayan kavramlarda bunlar!!!

Hangilerini temel alarak hayatını sürdürdüğünü kendine karşı dürüst olarak analiz etmeli ve bulmalısın!!!!
Muhtemelen her biriniz üstte yazdıklarımın yanında altta yazdıklarımada sahip olduğunu düşünüyordur içinden:) Nasıl bildim mi? Hatta üsttekilerden ego, yalan ve yalakalık yok sizde! :) Diğerleri var ve onlar zaten insanı insan yapan şeyler sadece yanlış ellerde birer silaha dönüşüyorlar. mı acaba????

Alttakilerdende ciddiyetsizlik ve  sahiplenmemek yok bi tek sizde diğerlerinin hepsi sizde var. Keşke herkeste olsaydıda barış içinde yaşayabilseydik. Çünkü hepiniz birer ermişsiniz, bilgesiniz; sütten çıkmış ak gaşşıksınız!! Değil mi? Haksızsam haksızsın deyin!!! :))

Ama aşkım size kötü bir haberim var. Alttakilere vakıf olan üsttekilerin ilizyonundan kurtulmuş demektir. Üsttekilere vakıf olansa alttakilere kavuşamaz!!!! Gerçekten üzgünüm!

Şimdi etrafına bak!!! Alt komşuna, üst komşuna, evine, arabasına, şefine, müdürüne, patronuna, onun sahiplendiği şeylere, senin sahiplendiklerine, birbirinize ne kadar çok benzediğinize ve temellerinizin bire bir örtüştüğü halde ne kadar yabancı olduğunuza bak!!! Sahte selamlaşmalarınıza! HAhahhahaha!!! Çıkarlarınız çatışınca birbirnize duyduğunuz nefrete bak şimdide!! :)) Nasıl biraz kıpırtı var mı bilinçte? :) yok tabii ki şaka yapıyorum! Efendileriniz sizi bu hale getirene dek ne çekti beeea! Ne besledi içinizdeki kötü kurdu!!!

Bende yıllardır iyi kurtlarınızı beslemeye çalışıyorum ama nafile!!! İçinizdeki iyi kurdu nereye hapsettiyseniz artık!!! Bir türlü ulaşamıyorum!!! Ama şu yazıları yazmaktanda geri duramıyorum kahretsin ya!!!!

Neyse gençler!!!
Bir kaç atam sözüyle bitiriyorum! Aklınızı başınıza devşirin hasta etmeyin adamı! :) Yoksa evren baba alır aklınızı!!! Meteor candır.... Anlarsınız ya! :) Iamnotahuman.......;)

Öpülecek dötte don durmaz! Hahahhahaha!!

Cahillik; kader değil suçtur!!!!